FIKRALAR
 

 

5 DOLAR

New York`tan Los Angeles`e giden uçakta cingöz bir avukat ile sarisin bir hanim yanyana oturuyorlar. Avukat hem hanimla yakinlasmak hem de hosca vakit geçirmek için bir oyun teklif ediyor. Kabul görünce oyunu anlatiyor:
-Size bir soru soracagim, cevabi bilemezseniz bana 5 dolar vereceksiniz, sonra siz soracaksiniz bilemezsem ben size 50 dolar verecegim.
Ve ilk soruyu soruyor:
-Ay ile dünya arasindaki uzaklik ne kadardir?
Kadin tek söz söylemeden çantasindan 5 dolar çikarip adama uzatmis.
Soru sorma sirasi sarisina gelmis:
-Tepeye 3 ayakla tirmanip 4 ayakla asagi inen sey nedir?
Adam dakikalarca düsünmüs. Yaniti bulamamis... Cuzdanindan 50 dolar çikarip kadina uzatmis. Kadin parayi kibarca alip çantasina koyarken avukat merakla sormus:
-Cevap ne?
Kadin tek kelime etmeden çantasini açmis ve 5 dolar çikarip adama uzatmis...

ÜÇ ARKADAS

Adanali Cemal, Kayserili Kemal ve Temel bu üç arkadas Bogaz Köprüsünde tamir yapiyorlarmis ve karilari bunlara yemeleri için bir seyler hazirliyormus. Ama hep ayni seyler. Kayserili yemek torbasini açiyor pastirmali ekmek. Adanali açiyor köfte ekmek.
Temel açiyor ekmek arasi hamsi. Bu hep böyle devam ediyormus. Neyse günlerden birgün bunlarin canina tak etmis ve demisler yine ayni seyleri hazirladilarsa kendimizi köprüden atalim. Adanali bakmis ekmege köfteli hop assaga atlamis,Kayserilininki de
pastirmali,oda atlamis asagi. Temel bakmis hamsili, o da dayanamamis ve atlamis.Bunlarin evlerinde de agit yakiliyormus.
Adanalininr karisi: -Vah zavalli kocacigim köfte ekmegi ne çok severdi hep kendi ellerimle hazirlardim.
Kayserili -Vah zavalli kocacigim pastirmali ekmegi ne çok severdi hep kendi ellerimle hazirlardim
Karadenizli ise -Vah zavalli kocacigim hamsi ekmegi ne çok severdi her sabah kalkip kendi hazirlardi..

DUA EDELİM

Kasabanin semercisi ölmüs... Yeni gelen semerci isin acemisiymis. Yaptigi kötü semerler yüzünden bütün eseklerin sirti yara olmus. Esekler baslamis semercinin ölmesi için dua etmeye.. Sonunda dualar kabul olmus. Semerci ölmüs. Ne var ki yerine gelen daha da acemiymis. Esekler yeniden duaya baslarken biri demis ki:
-"Yahu arkadaslar anlasildi ki semercinin iyisi gelmeyecek... Semerci ölsün diye dua etmenin anlami yok..."
-"Peki ne yapalim?"
-"Allah'a bizi eseklikten kurtarmasi için dua edelim."

HAFIZA TESTİ

Üç yasli adam doktorda hafiza testindedirler. Doktor ilk yasli adama sorar:
-Üç kere üç kaç eder?
-274..?
yanitini alinca doktor üzgün bir sekilde
ikinci yasli adama döner:
-Simdi sizin siraniz. Üç kere üç kaç eder?
-Sali..?
Doktor artik iyice ümitsiz sekilde üçüncü yasli adama döner:
-Evet, simdi de sizin siraniz üç kere üç kaç eder?
-Dokuz..?
cevabini sevinçle karsilayan doktor
-Bu harika, nasil buldunuz? der.
Üçüncü yasli adam sakince:
-Oh, çok kolaydi. Sadece 274 ten saliyi çikardim.? 

 

BÖYLE SORUYA BÖYLE CEVAP

Renkli kisiligi ve düsük not vermesi ile ögrencileri arasinda özel bir üne
sahip olan felsefe ögretmeni, sinav yapacagi gün ögrencilere, önce kâgit
ve kalemlerini hazirlamalarini söyledi, sonra da sandalyesini kaldirip
masanin üzerine koydu.
Sonra:
"Sinav sorumu soruyorum" dedi. "Bu sandalyenin var olmadigini
kanitlayiniz."
Sifirci felsefe ögretmeni, sinav kâgitlarini okuduktan sonra, bu konudaki
ününe gölge düsürecegini bilmesine ragmen, hayatinda ilk kez bir
ögrencisine yüz üzerinden yüz vermek zorunda kaldi.
Ögrencinin sinav kâgidinda yalnizca su iki sözcük yer aliyordu:
"Hangi sandalyenin?"

ORUÇLUYUM

Tilki ormanda dolasirken agaca asili bir but görmüs. Tam alacakken altindaki tuzagi farketmis ve beklemeye baslamis. O sirada yanina kurt gelmis ve sormus:
- Neden yemiyorsun?
- Oruçluyum.
Bunun üzerine kurt buta saldirmis ve kapana yakalanmis. Tilki de butu alip yemeye baslamis. Kurt, sinirle çikismis tilkiye:
- Hani oruçluydun.
- Simdi top atti, duymadin mi?

 

SASIRMADIM

Gorilin biri bara girmis.Barmenden bir içki istemis.Barmen çok sasirmis tabii,ama belli etmeden gorilin içkisini vermis..Hesap ödeme zamani gelince de üç misli fazla söylemis.Goril ses çikarmadan ödemis.Barmen;
-"Sey,buraya pek goril gelmez" deyince,Goril;
-"Eh sasirmadim..Bu fiyatlarla kim gelir buraya?..

ÇÖMLEK HESABI

Ramazan günlerini hesaplamak için bir çömlegin içine her gün bir tas atar, Hoca. Bir avuç tas doldurur çömlegin içine Hoca'nin yaramaz oglu, muziplik olsun diye.

Bir zaman sonra arkadaslari: "Bugün Ramazan'in kaçi acaba? diye sorarlar Hoca'ya. Hoca'da: "Simdi eve gider ögrenirim. Biraz sabredin." der ve evinin yolunu tutar.

Çömlegi bosaltir; bir sayar, iki sayar... Taslarin yüz yirmi bes tane oldugunu görür. Saskin bir halde döner arkadaslarinin yanina Hoca. "Arkadaslar, bugün, Ramazan'in kirk besi" der.

Hoca'nin bu cevabina gülüsürler arkadaslari. Aralarindan biri:

"Aman Hocam, bir ay otuz gündür. Hiç Ramazan'in kirk besi olur mu?" diye itiraz eder.

Hoca, biraz saskinlik biraz da kizgin bir ifadeyle: "Ben yine insafli davrandim. Benim çömlek hesabina bakacak olursak; bugün Ramazan'in yüz yirmi besi!"der. 

PAPAZ

Sahranin issiz bir kösesinde,bir din adami lejyonerlere vaaz vermeye gelir. Vaaz'dan önce binbasi askerleri uyarir:
-Rahibin ziyareti sirasinda, özellikle küfür ve müstehcen kelimeler istemiyorum! Dövüsmeyi bildiginiz gibi, kendinizi tutmayi da bildiginizi ona gösterin...
Daha sonra rahip, birligin önünde vaazina baslar :
-Herseyden uzakta yasiyorsunuz, ama geleneklerinizle övünmeniz gerekir.Ben size kendisi de sizin gibi bir kahraman olan Hz. Isa'nin selamlarini getirdim.Söyleyin bana, kahramanliktan daha saf, daha güzel ne vardir?
Tam o anda birkaç lejyoner agizlarini açmaya hazirlanirken binbasi ayaga firlar ve haykirir :
-Popom, diyene onbes gün hapis!...

NİYE GÜLMÜŞ

Uçak, Yesilköy'den kalkmisti. Bakirköy Akil Hastanesinin üzerinden geçerken, pilot birden gülmeye basladi. Hostes bu gülüsün sebebini sorunca, pilot su cevabi verdi:
- "Bashekim kaçtigimi ögrenince kimbilir nasil sasiracak!"

 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol